Çıktım erik dalına anda derdim üzümü
Bostan ıssı kakıdı der ne yersiz kozumu
Oğrılık yaptı deyu bühtan eyledi bana
Bir çerçi geldi eydür ver aldığın küzümü
Anlardan kurtulmadan n idesimi bilmeden
Öküz ıssı geld eydür boğazladın kazımı
Bir bağaya uğradım gözsüz yılan yoldaşı
Haber sordum vermedi Kayser iye azimi
Kerpiç koydum kazana poyraz ile kaynattım
Nedir deyu sorana bandım verdim özünü
İplik verdim çulhaya sarıp yumak eylemiş
Becid becid ısmarlar gelsin alsın bezini
Bir serçenin kanadın kırk kağnıya yüklettim
Kırk çift dahi çekmedi şöyle kaldı kazını
Bir sinek bir kartalı kaldırdı vurdu yere
Yalan değil gerçektir ben de gördüm tozunu
Bir küt ile güreştim elsiz ayağım aldı
Anı da basamadım göyündürdü özümü
Kaf dağından bir taşı şöyle attılar bana
Öylelik yola düştü bozayazdı izimi
Balık kavağa çıkmış zift turşusun yemeğe
Leylek guduk doğurmuş bak a şunun sözünü
Gözsüze söyle dedim sağır anı eşitmiş
Dilsiz çağırıp söyler anlamadım sözünü
Yunus bir söz söylemiş hiç bir söze benzemez
Münafıklar elinden örter mana yüzün
***
Abdülbaki Gölpınarlı - 100 Şair 1000 Şiir
Türk Tasavvuf Şiiri Antolojisi (Tasavvufi - Zühdi
Edebiyat, Melami - Hamzavi Halk Edebiyatı
Alevi - Bektaşi Halk Edebiyatı), Milliyet
Yayınları Türk Klasikleri Dizisi: 7
Birinci Cilt, Baha Matbaası, Ocak - 1972
s.50-51-52 de eser şu şekilde aktarılmaktadır
Çıktım erik dalına anda yedim üzümü
Bostan ıssı kakıyıp der ne yersin kozumu
Ağrılık yaptı bana bühtan eyledim ona
Çerçi de geldi aydır hani aldın kuzumu
Kerpiç koydum kazana poyraz ile kaynattım
Nedir diye sorana bandım verdim özünü
İplik verdim çulhaya sarıp yumak etmemiş
Becid becid ısmarlar gelsin alsın bezini
Bir serçenin kanadın kırk katıra yüklettim
Çift dahi çekemedi şöyle kaldı kazını
Bir sinek bir kartalı salladı vurdu yere
Yalan değil gerçektir ben de gördüm tozunu
Bir küt ile güreştim elsiz ayağım aldı
Güreşip basamadım göyündürdü özümü
Kafdağı ndan bir taşı şöyle attılar bana
Öylelik yola düştü bozayazdı yüzümü
Balık kavağa çıkmış zift turşusun yemeye
Leylek koduk doğurmuş baka şunun sözünü
Gözsüze fısıldadım sağır sözüm işitmiş
Dilsiz çağırıp söyler dilimdeki sözümü
Bir öküz boğazladım kaldırdım serekodum
Öküz ıssı geld aydır boğazladın kazımı
Bundan da kurtulmadım nidesini bilmedim
Bir çerçi de geld aydır hani aldın közümü
Tospağaya sataştım gözsüz sepek yoldaşı
Sordum sefer nereye Kayseri ye azimi
Yunus bir söz söyledin hiçbir söze benzemez
Münafıklar yüzünden örter ma ni yüzünü |